48 Saatte

Birinci Gün

Çoğu yerde güne tam kahvaltı ile başlamanız tavsiye edilir. Ancak size dünyanın en muhteşem manzaralarından birini sunan bir yer olan Kapadokya'daysanız, Kapadokya'nın büyülü manzarasını ve ünlü peri bacalarını yükselen güneşin ışığında görmek için şafakta kalkıp sıcak hava balonlarından birini görmenizi veya binmenizi öneririz. Güneş doğarken, büyülü atmosferin etrafındaki güneş ışınlarının oyunuyla büyüleneceksiniz. Bu görsel gösterinin ardından, biraz güç toplamak için lezzetli bir Türk kahvaltısı yapabilirsiniz. İşte o zaman Kapadokya'yı gerçekten keşfetmeye hazır olacaksınız!

Uçhisar Kalesi Kapadokya'nın panoramik manzarası için en yüksek noktadır ve başlangıç için en iyi noktalardan biridir. Bu dev doğal kale, ziyaret edilecek en popüler yerler arasında yer alan Göreme, Avanos Çavuşin, Ortahisar ve Güvercin Vadisi'ne genel bir bakış sunmaktadır.

Bir sonraki hedef noktası Göreme Açık Hava Müzesi’dir. 1985 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan müze, Hristiyanlığın ilk dönemlerine kadar uzanan oyma kiliseleri ile ünlüdür. Manastırların, İncil'den fresklerin kalıntılarını görebilirsiniz ve bunlardan bazılarının 1000 yıllık olması sizi hayrete düşürebilir. Karanlık ve Tokalı Kiliselerini ziyaret etmeyi unutmayın! Bunlar Göreme Açık Hava Müzesinin en ünlü ve iyi korunan kiliseleridir.

Birçok yöresel seçenek ile Avanos'ta öğle yemeği yiyebilirsiniz. Lezzetli testi kebabı, fasulye, çorba, kabak tatlısı, helva ve yöresel şaraplar... Burada tüm ağız sulandıran seçenekleri listelemek için yeterli yer yoktur. Öğle yemeğinin ardından, bir çömlek atölyesini ziyaret edebilir ve kendiniz veya sevdikleriniz için bir hatıra seçebilirsiniz. Hatta burada kendi çömleğinizi yapmayı deneyebilirsiniz! 

Ardından, Keşişler Vadisi ya da Paşabağları Vadisi ziyaret edilmeyi hak ediyor. Burada birçok muhteşem peri bacası vardır ve bazıları Aziz Simeon adına bir şapel ve münzevi keşiş hücreleridir. Üç vadiden oluşan, 9. ve 13. yüzyıl erken Hristiyanlık dönemine ait önemli bir yerleşim yeri olan Zelve'de inanç yolunu takip edebilirsiniz. Burada ayrıca meşhur Üzümlü ve Balıklı Kiliseler de bulunmaktadır. Devrent Vadisi'nde daha fazla peri bacası sizi bekler. Burada çok çeşitli şekillerde olan ve güneş ışınları ile size görsel bir şölen sunan volkan konilerini izleyebilirsiniz. 

İlk gününüz yavaş yavaş sona eriyor. Atmosfer ve yeni deneyimler ile nefes nefese kaldıktan sonra, şimdi gün batımı manzarası, akşam yemeği ve otelde dinlenme için hazırsınız.  Bir sonraki gününüz de harika olacak 

İkinci Gün

İkinci gün rotanız Ürgüp'te başlıyor. En ünlü peri bacaları burada bulunur ve "Üç Güzeller" olarak adlandırılır. Bizans döneminde Osiana veya Assiana, Selçuklularda Başhisar ve Osmanlılarda Burgur Kalesi olarak adlandırılan Ürgüp, Kapadokya'nın önemli bir merkezidir.

Ürgüp'te dev bir peri bacası olan Ortahisar Kalesi'ni kale olmanın ötesinde görebilirsiniz! Yerleşimin burada uzun bir geçmişi vardır: M.Ö.1500 Hititlere kadar uzanmaktadır. Yine de, kalenin etrafında sizi zaman içinde bir yolculuğa çıkaracak çok sayıda geleneksel mimari bulunmaktadır. Mustafapaşa Köyü, antik Sinassos mimarisi ve Konstantin Eleni Kilisesi, Aya Nikolaos Manastırı ve Bebek Müzesi'ni görmek için iyi bir noktadır.   

Dünkü ziyafette kaçırdığınız lezzetleri ve yemekleri keşfedeceğiniz öğle yemeğinden sonra, artık Kapadokya'nın geri kalanını keşfetmeye hazırsınız. Birçok seçenek vardır: Kızıl Vadi’yi ziyaret edebilir ve burada yürüyüş yapmayı veya ata binmeyi deneyebilirsiniz. Kapadokya çok lezzetli kabak, üzüm, elma,armut, kayısı ve daha fazla yetiştiren çok verimli bir toprağa sahiptir. Bu üzümlerin bazıları lezzetli yerel şaraplar üretmek için kullanılır. İsterseniz, yerel butik şarap fabrikalarını ziyaret edebilir ve Kapadokya şaraplarının üretimine tanık olabilirsiniz.   

Seçenekler çok fazladır. Kaçırmamanız gerekenler: Kapadokya'nın yeraltı şehirleri! Burada 300'e yakın yeraltı şehri vardır, ancak zamanınız sınırlı olduğu için Kaymaklı ve Derinkuyu iyi seçeneklerdir. Yeraltı şehirlerinin ilk yerleşimcileri ve inşa edenler bilinmemekle birlikte, yapım nedenlerine dair çeşitli söylentiler vardır: Salgın hastalıklar, ağır iklim koşulları, askeri transferler, ilk Hristiyanlar için saklanma yeri vb ... Ancak depolar, mayalama odaları, kiliseler, tüneller, mutfaklar, hatta mezarlar ve ahırları içeren muhteşem sığınaklardır.   

Artık masalınız sona eriyor, şimdi Kapadokya'nın güzelliğini, tarihini ve lezzetini dinlenme ve hazmetmenin tam zamanı. Sizi tekrar görmeyi ve tatlı rüyalar ile güvenli bir dönüş diliyoruz